Kolonya İle Röportaj..

Saturday, February 25, 2012


Kolonya. Onu herkes tanır ve sağlık sektörünün değişmez yapıtaşlarından biridir. Ayrıca bizleri ferahlatır. Bayramda elimizden düşmek bilmez, misafirlere uzatırız. Doğduğumuzdan beri bizi yalnız bırakmayan kolonyayı, sizin de biraz tanımanız amacıyla ufak bir röportaj yaptım. Umarım sizin daha iyi tanımanızı sağlamış olurum...

-Öncelikle şu soruyu sormak istiyorum: kolonya nasıl ortaya çıktı? Ne alaka?
+Anlatayım Mertçiğim. Bundan aşağı yukarı 300 yıl evveldi. Büyük büyük atalarım bir içkiye dahil olmayı beklerken, içine kapanık hafif tıknaz bir Alman seyyar satıcı farklı bir bileşim elde etmek amacıyla su, etanol ve aromatik yağları kullanarak böyle bir karışım elde etmiş. En çok Etanol'ü seviyorum.

-Etanol kimin fikriydi?
+(gülüyor) hiçbir fikrim yok.
-Bir sürü şeylerle karışabiliyorsunuz; limon kolonyası, tütün kolonyası, zambak kolonyası gibi. Ama en fazla da limon ile satılıyorsunuz gördüğümüz kadarıyla. Bu konu hakkında ne düşünüyorsun?
+Limon olmasaydı daha iyi olabilirdi. Ama limonla hiçbir alıp veremediğim yok. Ama olmasaydı daha iyi olurdu.

-Limonu pek sevmiyorsunuz galiba?
+Hayır hayır severim aslında.. (kapağını kaşıyor)

-Peki peki, bu konu üzerinde daha fazla durmayacağım. Bayramlarda daha fazla kullanılıyorsun. Bundan şikayetçi misin?
+Tabiki de şikayetçi değilim. İnsanların tenlerine temas etmek, paylaşılmak, ferahlatmaktan büyük zevk alıyorum. (Titreyerek) Ama bazı yavşaklar beni saçlarına sürmeseler daha iyi olur.

-Bayramlarda kimler sizi ikram etsin? Yani demek istediğim, büyükler tarafından çocuklar aracılığıyla ikram ediliyorsunuz.
+Çocukları çok severim. Ama fazla gözlerine yaklaştırmasınlar, yakarım!

-Çocuklar bu dediğinizi unutmamalılar... İçinde alkol barındırmanıza rağmen, muhafazakar kesimin sizden vazgeçememesini neye bağlıyorsunuz?
+İçimde alkol olabilir evet, ama benim insanlara fayda sağladığım göz ardı edilmemeli lütfen.

-Duygulandınız... kapağınızdan hafif de olsa kolonya döküldü.
+Sizden de hiçbir şey kaçmıyor ha!

-Sizinle ilgili ufak bir geçmişim var, izin verirseniz anlatayım: ergenlik dönemimde tşaklarım kaşındığı için, çareyi kolonya sürerek bulmaya çalıştım. Çok canım acımıştı... Bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?
+Götlük yapma.

-Eheh tamam tamam. Kafayı bulmak için sizi içenler oluyor. Onlara ne söylemek istersin?
+Eğer fakirlere bir nebze yardımcı olabiliyorsam, ne mutlu bana..

-Sağlık sektörüne de katkınız bir hayli fazla. Kolonya gelecek yıllardaki sağlık sektörü içinde ne kadar etkin olacak, bizleri biraz aydınlatır mısınız?
+Teknolojinin ilerlemesiyle, bizim etkinliğimiz azalıyor. Bunun haricinde sağlık sektörü iyiye gidiyor diye yorumluyorum... bu boş sorular arasında şunu da açığa kavuşturmak istiyorum: ben hiçbir şeyin yağı değilim. Yani kolonyağı değil at yrakları, kolonya kolonya!

-Kolonya olmanın avantajları var mı?
+(gülerek) kadınlara daha fazla temas edebiliyorsunuz.

-Seni hayatta en çok ne eğlendirir?
+Ata demirer’e çok gülüyorum.

-En çok ne delirtir?
+İnsanların bana Murat diye seslenmesi.

-Murat!
+Koyim de tur at.
Şu Sosyal Platformlarda Paylaş :

0 yorum:

Post a Comment

 
© Copyright 2014 Mert'in bir şeyleri All Rights Reserved.